DALGALARIYLA İLHAM VEREN KARADENİZ
“Şimdi Kırat’ıma biner aşarım / Karadeniz gibi kaynar coşarım” diyen büyük ozan Köroğlu gibi ya da “Karadeniz gibi kükrer coşarsa / Dalgası gelince yaman âşıklar” diyen Âşık Veysel gibi hepimiz Karadeniz sularının hırçınlığında hem fikiriz. Zaten onu bu kadar özgün, özel yapan da bu hali değil mi? Bir deniz düşünün ki hikâyesini sürekli hareket halinde olan dalgalarıyla anlatsın, sadece dalgalarıyla ressamlara, şairlere, yazarlara ilhamlar versin… O Karadeniz’i şimdi en somut haliyle biraz daha yakından tanıyalım.
Karadeniz’in adı farklı dönem ve topluluklarda farklı isimlerle anılmıştır. Örneğin eski Yunan halkı deniz tanrısı Pontus’un adını da kullanarak “Pontus Euxinus” demiş, Araplar Orta Çağ’da Bizans Denizi ya da Trabzon Denizi gibi isimlerle anmıştır. Karadeniz isminin ise daha eski tarihlerde İskitler tarafından verildiği araştırmacılar tarafından ifade edilmektedir. Bu isim 14. yüzyıldan sonra Batı’da da kabul edilmiştir.
Bir iç deniz olan Karadeniz’in okyanusla buluşmasına giden yolda ilk bağlantısı İstanbul Boğazı’dır. Bu boğaz aracılığıyla önce Marmara Denizi’ne, sonra Ege ve Akdeniz’e bağlanarak oradan Atlas Okyanusu’yla birleşir. Boğaz ile Karadeniz’in birleştiği alanın manzarası, karada en güzel Anadolu ve Rumeli Kavağı tepelerinden seyredilir.
Karadeniz, güneybatısında İstanbul Boğazı ile okyanusa doğru yolculuğa çıkarken, kuzeyde Kerç Boğazı ile Azak Denizi’ne bağlanır. Başka bir ifadeyle, Rusya ve Ukrayna arasındaki bir iç deniz olan Azak Denizi’ni okyanusa bağlayan boğazdır Kerç Boğazı. Üzerine yapılan 19 km’lik karayolu ve demiryolu köprüsünün, bilinen adıyla Kırım Köprüsü’nün otoyol kısmının açılışı 2018 yılında yapılmıştır.
460 bin km2’lik bir alanı kaplayan Karadeniz’in üstünde çok sayıda ada bulunur, fakat birçoğu boyutlarından dolayı adacık olarak nitelenir. Yılan Adası, Berezan Adası, St. Ivan Adası, St. Cyricus Adası, St. Peter Adası bunlardan bazılarıdır. Karadeniz üstünde ülkemize bağlı iki adadan biri Giresun Adası diğeri ise Kefken Adası’dır.
Karadeniz’in Türkiye sınırlarına sokularak oluşturduğu koylar da güzellikleriyle göz kamaştırır. Kastamonu-Cide’de bulunan Gideros Koyu ziyaretçilerini saklı kalmış bir hazineyle karşılaşmışçasına şaşırtmaya devam etmektedir. Yine Kastamonu’ya bağlı Ginolu Koyu, Kocaeli’ye bağlı Sardala Koyu, Sinop’a bağlı Hamsilos Koyu bölgedeki koylar arasında en bilinenleridir.
Karadeniz’in soğuk suyu ve hırçın dalgaları yaz aylarında Akdeniz ve Ege sahilleri gibi tercih edilmesini engeller belki ama bu karakterdeki bir denizin ve sunduğu eşsiz manzaraların müdavimleri de az değildir. Bölge, en doğu ucunda yani Artvin-Hopa’da Kemalpaşa Plajı, batıya doğru Ordu-Fatsa’da Belice Plajı, Bartın-Amasra’da Çakraz Plajı gibi keşfedilmeyi bekleyen sahillerle kaplıdır.
8.350 km kıyı şeridine sahip olan Karadeniz’in ülkemizle kıyı uzunluğu yaklaşık olarak 1.700 km’dir. Ve bu kıyıyla az ya da çok temas eden şanslı şehirlerimiz batıdan doğuya doğru Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Düzce, Zonguldak, Bartın, Kastamonu, Sinop, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin’dir.
Türkiye dışında bu büyük iç denizle kıyısı olan diğer ülkeler ise Ukrayna, Romanya, Bulgaristan, Gürcistan ve Rusya’dır. Ve tıpkı ülkemizden doğup da Karadeniz’e dökülen Yeşilırmak, Kızılırmak, Çoruh ve Sakarya nehirleri gibi bu ülkelerden doğan Dinyester, Dinyeper, Rioni, Don ve Tuna nehirleri de Karadeniz’e dökülerek su kaynağını beslerler.
1,195 okunma